Moda sektörünün “game changer” markalarının kurucuları ve kreatif direktörleri ile ilk sayımız için birlikteyiz.
Moda dünyasının doğru ve yanlışlarını irdelemek ne kadar mümkün?
Beş moda tasarımcısı, beş farklı pratik, hepsini birbirine bağlayan tek bir dünya…
Constantin Prozorov dijital kolaj tekniğiyle yarattığı eserleri ile toplumun tamamına hitap edebilen görsel dilin yeni bir boyutunu sunuyor. Fonda kimi zaman ejderhaların süzüldüğü, kimi zaman da astronotların adım attığı eserleriyle toplumsal imgelerimiz arasında adeta dans ediyor.
Yapay zekâdan uzay bilime, teknolojiden ekonomiye gelecek 10 yılda bizi neler bekliyor?
İstanbul Politikalar Merkezi’nde İklim Değişikliği Çalışmaları Koordinatörü ve Kıdemli Uzman olan Ümit Şahin, küresel ısınmanın geldiği noktayı, failleri, bizi nasıl bir dünyanın beklediğini ve yeşil olma hikâyesini anlatırken sözünü sakınmıyor.
Küresel ısınmanın üstümüzde nasıl bir etki yarattığını hiç düşündünüz mü? Bireysel olarak aldığımız önlemlerin ne kadarının işe yaradığının, bu konuyla ilgili neler yapabileceğimizin ve “modern” insanın hayatının iklim krizi ile ne kadar uyumlu olduğunun, kısaca geleceğimizin peşine düştük.
Duvar resminden kâğıda, kâğıttan dijitale derken artık zihnimizin içindekileri paylaşabiliyoruz. Yapay zekâ yazılımlarının en hızlı ve en etkileyici sonuçlarını pratiğine katan mimari ve iç mimari alanı, pek çok soru işareti üzerine tartışırken, üretmeye de devam ediyor. İşte tasarımcıların gözünden geleceğin mimarisi...
Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü’nün (OECD) son raporuna göre, Türkiye’de halkın sadece yüzde 21’i eğitim sistemine güveniyor. Eğitime olan güven azaldıkça ebeveynler alternatif eğitim ve okulsuzluk seçeneklerini değerlendiriyor. Peki bu uygulamalar her toplum yapısına uygun mu?
Ünlü isimlerin hamilelik kareleri günümüz toplumuna dair birçok okumayı da beraberinde getiriyor. Bu, “gösteri” toplumunun bir getirisi mi, yoksa feminist bakış açısıyla bedenin “özgürleşmesi” mi?
Erkeklerin dünyasında bir erkeğin toksik olmama ihtimali var mı? Ya da eril heteroseksüel bir erkekle toksik olmayan bir ilişki yaşamanız mümkün mü? Bütün genetik kodları zararlı huylarını “normal” hale getirirken üstelik...
Dijital çağ ile birlikte iletişim hiç olmadığı kadar kolay hale geldi. Peki, bizim birbirimizle iletişim kurmamıza dair sosyal becerilerimiz nasıl değişti?
Uyarlama filmler ve platform yapımları ile edebiyat güncellemeleri tarihin akışını -hem de ırkçılık gibi önemli bir konuda- geriye doğru değiştirebilir mi?
Yazar Ahmet Ümit, 18 yaşında adım attığı İstanbul’la olan ilişkisini, şehrin yaşadığı dönüşümü ve İstanbul’a olan “borcunu” anlatırken bizi tarihte bir gezintiye çıkarıyor.
Dönem dönem ülkemizin depresyon ve anksiyete sıralamalarında ilk sıralarda yer aldığına dair haberlere denk geliyoruz. Etrafımızı biraz gözlemlediğimizde ise her birimizin taşıdığı kaygı seviyesinin yüksekliğini fark etmek, anksiyetemizin daha da tetiklenmesine neden olabiliyor. Hem bu çıkan haberlerin ne kadar doğru olduğunu hem de kaygımızın kökeninde nelerin yattığını Klinik Psikolog ve Psikoterapist Dr. Ferhat Jak İçöz yanıtlıyor.
Yaşlanmak hastalık mıdır? Peki, insan ömrünün uzamasıyla kalp rahatsızlıkları, Alzheimer, fiziksel yıpranmalar gibi durumların görülme sıklığının artması bununla doğru orantılı değil mi? Ya da hep genç kalma fikri yeni bir trend mi? Yoksa her gün ortaya çıkan yeni sağlık trendlerine uyum sağlamaya çalışmak bir “obsesyon” mu?
Instagram onu üretenlerin ve yöntemlerin sınırları kadar özgür. Algoritma cinsiyetçi, ırkçı ve ayrımcı bir sistem. Dolayısıyla telefon ekranlarımızın dışında maruz kaldığımız hayata, dijital alanda maruz kalmaya devam ediyoruz diyebiliriz. Özgürmüş gibi gelen ama çevresi demir parmaklıklı bir alan gibi geliyor bana çoğu zaman. Dünyada birçok cinsellik içerik üreticisinin TikTok’u tercih etmesinin sebeplerinden biri aynı zamanda. Benim de e-bülten yazmamın en büyük sebeplerinden ayrıca…
Farklı disiplinlerde üretimde bulunan ve sanatın birleştirici gücünden beslenen isimler...
Hissetme, düşünme, konuşma, soru sordurma, yeni bir sohbete ya da yeni bir bakış açısına zorlamasız bir alan açma fırsatımız varken; sormaktan, konuşmaktan, tartışmaktan kaçınmak karşılıklı ilerlenebilen bir yolda yerimizde saymamızın sebebi oluyor. Ve evet, aslında çağdaş sanatı anlamak mümkün. Hatta anlamadan ilişki kurmak ve etki alanına girmek de mümkün.
Nasıl eğleniyorduk, kültür-sanatı nasıl soluyorduk, geçmişte nasıldı, şimdi nasılız?
Küçük bir parfüm şişesi, anılarımızı bize hatırlatıyor. Her bir notanın farklı bir hikâyeyi anlatarak ruhlara dokunup duyuları harekete geçirmesi konu edindiğimiz parfümlerin ortak noktalarından. Bir diğeri de hepsinin ikon olmaya aday edisyonlar olması.